Topraksız tarımı gerektiren nedenleri toprak kaybı; toprak yorgunluğu; hastalık, zararlı ve yabancı ot sorunu; aşırı gübre tüketimi; su tüketimi şeklinde sıralamak mümkündür:
-Toprak kaybı: Hızlı nüfus artışı ve bu nüfusun besin ihtiyacının karşılanması için tarım yapılacak toprakların yetersiz kalma ihtimali vardır. Çünkü normal tarım topraklarının bulunmadığı çöllerin hakim olduğu ülkelerde; ülkemizin Akdeniz sahillerindeki meyilli-taşlı arazilerde teraslama yaparak taşıma toprakla tarım yapılmaya çalışılan yerlerde; erozyon, çoraklaşma ve tarım topraklarının yerleşim ve turizm alanlarına ayrılan alanlarda bu durumla karşılaşılmaktadır.
-Toprak Yorgunluğu: Seralarda aynı ürünün arka arkaya uzun yıllar yetiştirilmesi toprak yorgunluğuna neden olmakta bu ise verimliliği düşürmektedir. Toprak yorgunluğuna çözümde, toprak değişimi ve yetiştirilecek üründe değişiklik yapmak (ekim nöbeti) gibi yöntemler kullanılabilirse de; bu tür uygulamalar üreticiler için fazla pratik olmadığı gibi fazla ekonomik de değildir. Üstelik modern tarımda alınan tüm önlemlere rağmen, verim ve kalitede istenilen boyutlarda artışlar kaydedilememektedir.
-Hastalık, zararlı ve yabancı ot sorunu: Yoğun tarımın yapıldığı ve sürekli aynı ürünün yetiştirildiği yerlerde bağışıklık kazanan ve üretimde önemli sorunlara neden olan hastalık, zararlı ve yabancı otlarla kontrolde modern tarımda ilaçlı mücadele yapılarak ilerlemeler kaydetmiş olmasına karşın tam bir kontrol sağlanamadığı gibi, sağlığa zararlı ilaç kullanımı özellikle dışa ürün satımında sorunlara neden olmaktadır.
-Aşırı gübre ve su tüketimi: Topraklı tarım yapılan alanlarda ve özellikle seralarda yoğun üretim girdilerinden birisi bitkilerden daha çok verim ve kalite elde etmek için gübre kullanımıdır. Bu durumun ileride gübre açığına ve toprak ile çevrede kirletici etkilerinin olabileceği kuşkularını doğurmaktadır.
Topraklı tarım yapılan alanlarda, verilen suyun bitkilerce kullanılan miktarını saptamaktaki güçlükler (toprağın derinliklerine sızması ile toprak ve bitkiden buharlaşma ile kaybolması sonucu) nedeniyle bitkileri sulamak için kullanılan su tüketimi topraksız tarımda kullanılanın 4-5 katı olabilmektedir.
-Enerji ve işgücü tasarrufu: Topraklı tarımdaki tüm kültürel uygulamalar için işgücü gereklidir. Toprağın işlenmesi, ekim-dikime hazırlanması, çapalanması, sulamaya elverişli hale getirilmesi, sterilizasyonu, bitkilerin gübrelenmesi, yabancı ot kontrolü gibi işlemler nedeniyle işgücü gereksinimi bir hayli fazladır. Başta traktör ve bağlantı ekipmanlar olmak üzere bir çok alet ve ekipmanın çalıştırılması için bir hayli enerjiye gereksinim bulunmaktadır.
Topraksız Tarım Tipleri
Topraksız tarım, değişik ülkelerde ve farklı araştırıcılara göre pek çok şekilde sınıflamaktadır. Ancak topraksız tarımı, genelde su kültürü ve katı ortam kültürü olmak üzere iki gruba ayırarak incelemek olanak dahilindedir.
1. Su (Solüsyon=Hidroponik) Kültürü= Bitkilerin her hangi katı bir ortam içermeyen yapılarda özel besin eriyiklerinde veya bu besin eriyiklerinin belli aralıklarla bitki köklerine püskürtülmesi ile yetiştirilmesi yöntemidir.
Durgun Su Kültürü: Bitkilerin 30 cm derinlikteki tekne, tank ve benzeri yapılara konulan besin eriyiklerinden sadece kökleri temas ettirilerek beslenmesi ve bu besin eriyiğinin türlere göre değişmekle birlikte 7-14 gün aralıklarla değiştirilmesi esasına dayanan yetiştiricilik sistemidir (a).
Durgun su kültürü, bir havalandırma tüpü kullanılarak havalandırmalı durgun su kültürü şeklinde (b) de yapılabilir.
Akan Su Kültürü (NFT=Nutrient Film Culture= Besleyici Fim Tekniği): Bitki köklerinin, değişik kanallar içerisinden sürekli veya aralıklı olarak birkaç mm'den 4-5 cm'e kadar derinlikte geçirilen besin eriyikleri içerinde tutularak beslenmesi şeklindeki üretim metodudur. Sistemde bitkiler verilen besin eriyiği eğimli bir kanaldan geçirilerek besin tanklarında depolanır ve eksiklikleri tamamlandıktan sonra tekrar ortama motorlar aracılığı ile pompalanır
2. Katı Ortam (Substrat=Agregat) Kültürü= Bitkilerin; köklerinin gelişip dağılabilmesi için besin eriyikleriyle zenginleştirilmiş, destek sağlayan, besin ve su kaybı az olan, iyi havalanabilir, kolay bulunabilen ve ucuz olan katı ortam doldurulmuşlar saksı- paket, torba, yatak ve hazır blok yapılarda yetiştirilmesidir.
Yatak Kültürü: Yatak kültürü 15-20 cm derinlik, 30-120 cm genişlik ve sera boyuna göre değişen uzunluklarda; yere yatay veya tavana asılı olarak dikey olarak yerleştirilmiş yapılardır. Yataklar, sera toprağında derince açılmış oyukların plastikle kaplanması ile oluşturulabileceği gibi beton, tahta veya metal kontrüksiyon yapı üzerine yerleştirilmiş ve değişik (en fazla plastik) malzemeler kullanılarak oluşturulabilir. Bitkiler bu yapılar içerisine doldurulmuş katı ortamların kullanılması, damla sulama ile su ve gübre verilmesi ile üretilirler. Atık su ise yataklara verilen eğimden faydalanılarak sistemden uzaklaştırılır.
Saksı, Torba veya Paket Kültürü: Bitkilerin besin maddesi destekli veya besin maddesiz, eksik besin maddelerinin besin eriyiği ile verilebildiği, başta damla sulama olmak üzere değişik şekillerde sulanan, herhangi bir katı ortamla doldurulmuş saksı, torba, paket veya benzeri kaplarda yetiştirilmesi şeklinde üretilmesidir.
Hazır Blok Kültürü: En çok kaya yününün kullanıldığı bu sistemde bitkilerin yetiştiriciliği, tabana yerleştirilen (kalınlığı 5-10 cm, genişliği 15-30 cm ve uzunluğu 100 cm) büyük kayayünü blokları içerisine, ortasındaki çukura tohum ekimi yapıldıktan sonra daha büyük fide blokları veya dorudan hazır fide yetiştirmeye uygun kayayünü blokları (kalınlığı 2-7 cm, genişliği 2-10 cm ve uzunluğu 2-10 cm) yerleştirilerek yapılır. Bitkilerin beslenmesi ve sulamasında damla sulama yöntemi ile yapılır.
Aeroponik Kültürü: Bitkilerin köklerine besin eriyiklerinin sürekli veya aralıklı bir şekilde sis veya buhar halinde püskürtülmesi şeklinde uygulanan bir topraksız kültür yöntemidir. Diğer sistemlere göre su ve gübre tasarrufu sağlayan bu sistemde besin çözeltisini atmaya yarayan başlıklar ve sistemi basınçlı bir şekilde çalıştıran motor düzeneği bulunmaktadır
Bu yapılarda katı ortam olarak kullanılabilecek materyaller doğadan elde edilebildiği gibi kimyasal yolla da üretilebilen inorganik veya organik yapıdaki maddelerdir:
Kum: Çeşitli kayaçların iklim olayları ile parçalanması oluşan, substratlar içinde en ucuz olan katı ortamdır. Topraksı tarıma en uygun kum tane iriliği 0.5-2 mm arasındadır. Daha küçük irilikteki kumlar, drenaj ve havalanmayı önleyebilir. Tekrar yıkanıp, sterilize edilerek kullanılabilen uzun ömürlü bir ortamdır.
Çakıl: İriliği 2-20 mm arasında ve kumdan iri kayaçlardır. Küçük, yuvarlak ve benzer irilikte olmaları istenir. Kum gibi yıkanıp, sterilize edilerek kullanılabilir.
Perlit: Perlit volkanik kayaçların öğütülüp, 900-1000°C'de yüksek sıcaklıklara maruz bırakılması ile elde edilen Al, Na, K silikattan oluşur. Beyaz renkli, hafif, steril ve nötr (ph: 6.5-7.5) yapılıdır. Bünyesinde çok küçük hava kabarcıkları bulunduğu için bitki köklerinin havalanması ve nem tutması açısından çok uygundur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder